13 Ocak 2016 Çarşamba

KISIRKAYA ÖLÜM KAMPINA KARŞI EYLEM ÇAĞRISI

1 yorum

YARIN 14.01.2016 Tüm Hayvan Özgürlüğü Savunucuları saat 13:00 'de İBB Saraçhane önünde Tüm kafesler kırılana dek haykırıyoruz. KISIRKAYA ölüm kampıdır.

https://www.facebook.com/events/978252412248184/
Devamını Oku »

15 Mart 2015 Pazar

Hepimiz hayvanız, yanmakla azalmayız!

0 yorum
Evet mesele 3-5 köpek. Yeryüzünde ne zaman birileri özgürlük taleplerini dile getirse bahsettiğiniz vicdanlarda açılan kara leke dilinizden eksik olmuyor. Ne zaman bir katliam olsa, o katliamın etrafında sizleri görüyoruz. 
Basın açıklamamızda rahatlıkla görülebileceği gibi ne hayvanı ne insanı ne de yeryüzünü bir diğerinden sizler gibi üstün tutmuyoruz. Hepsinin değeri bizim için aynı. Bunu görmek isterseniz çok uzağa değil sofralarımıza bakın.
Bizim sofralarımızda sömürdüğünüz, katlettiğiniz, hakaretlerinize konu olan hayvanların ölü bedenleri yok. Sizler gibi sömürüden, kandan beslenmiyor, yeryüzünde tüm canlıların yaşam hakkı olduğunu savunuyoruz.
Manşetlerinizin, özgürlük savunucusu insanların vicdanlarını karartacağını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.
Haberinize konu olan ''bu tip varlıklar'' yaptığınız katliamları, hiçbir şeyden korkmadan karanlık suratlarınıza haykıracaktır.
Kalbimiz var acıyor, gözlerimiz var görüyor, kulaklarımız var duyuyor. Görmek, duymakla kalmıyor; tekrar ediyoruz: Hepimiz hayvanız, yanmakla azalmayız!
Aktimiz katliam savunucularıyla değil, yeryüzü ve onun sakinleriyledir.
https://www.facebook.com/video.php?v=341410142723079
Devamını Oku »

25 Mart 2014 Salı

HAYVAN ÖZGÜRLÜĞÜ AKTİVİSTLERİ AIR FRANCE - KLM REKLAM AJANSINI BASTI

1 yorum


Hayvan özgürlüğü aktivistleri, Afrika ülkelerindeki maymunları batı ülkelerindeki laboratuvar merkezlerine taşıdığı gerekçesiyle Air France-KLM Hava Yolu Şirketi’nin Şişli’deki bürosunu işgal etti. Aktivistler işgal ettikleri büronun camına “Maymun katili Airfrance” pankartı astı.






 Aktivistler dün öğlen saatlerinde Air France-KLM reklam ajansına girdi, genel müdürün odasının penceresinden “Maymun Katili Air France-KLM” yazılı bir pankart sallandırdı ve Air France-KLM bileti şeklindeki bildirileri sokağa savurdu. Bu sırada ajanstaki birkaç çalışanla eylemciler arasında kısa süreli arbede yaşandı, eylemciler genel müdürün odasına kilitlenerek polise teslim edilmek istendi. Aynı ajansın alt katındaki çalışanlar ise, pankartı halkın görmesini engellemek için ortadan kaldırmaya çalıştı.




Binanın önünde ise maymun kostümlü bir eylemci hayvanların deneyler ve taşıma esnasında yaşadıklarını canlandırırken diğer eylemciler şirketin deney endüstrisi ile bağlarını halka ifşa etti.




#BoykotAirfranceKLM - www.cehennemegidenyol.com
Devamını Oku »

2 Aralık 2013 Pazartesi

0 yorum







Kuzey Ormanları İçin İSYAN
 

Kuzey Ormanları Savunması'nın çağrısıyla 600'e yakın aktivist, 1 Aralık Pazar günü Belgrad Ormanı'nın muhafaza ormanı statüsünden çıkarılıp orman içinde yapılaşmanın yolunu açacak tabiat parkına çevrilmesini, 3. Köprü'yü ve kuzey ormanlarını tehdit eden diğer "çılgın projeler"i protesto etmek için bir araya geldi.



Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri'nin de katılımcısı olduğu eylemde, Orman ve Su İşleri Bakanlığı - 1. Bölge Müdürlüğü önünde yapılan basın açıklamasının ardından Kuzey Ormanları'nın yok edilmesi sebebiyle hayatını kaybeden ya da yaşam alanını terk etmek zorunda kalan hayvanların adı ile birlikte İSYAN sloganları yükseldi.





 

Devamını Oku »

22 Kasım 2013 Cuma

0 yorum




 

 
 
 
 8. İSTANBUL DERİ FUARI PROTESTO
 EDİLDİ



Beylükdüzü TÜYAP'ta 8.si düzenlenen İstanbul Deri Fuarı; Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Yeryüzüne Özgürlük  Derneği, Yeryüzü ve Hayvan Özgürlüğü Aktivisitlerinin de aralarında bulunduğu bir grup tarafından protesto edildi. 

Fuarın açılış törenine seyirci olarak katılan ilk grup İstanbul Sanayi Odası başkanı Erdal Bahçıvan'ın konuşmasını bölerek deri ve kürk fabrikalarında hayvanlara yapılan eziyetleri ve fabrikaların yarattığı çevre kirliliğini sordu: “Bu deri kimin derisi?”, “Seyretmeye dayanamadığınız gerçeklerden nasıl para kazanabiliyorsunuz?”, sorularının ve “Ergene Nehri deri sanayi yüzünden zehir akıyor”, “Katliam varsa direniş de var” açıklamalarının ardından eylemciler birkaç dakika içerisinde salondan çıkarıldı. Polis gözaltı yapmazken, Tüyap’ın güvenlik görevlileri bir eylemcinin fuar kimliğine el koydu. Eylemcilerin salondan çıkması ile Bahçıvan "Bunlar bizi caydıramaz. Parazit bunlar. Sektörün yükselişi sürecek.'' dedi.

Bütün bunlar yaşanırken, diğer grup da üzerlerinde ''8. İstanbul Ceset Fuarı'', ''Cinayetin giyilebilen hali kürk ve deri.'' ve ''Cinayet hiç bu kadar şık olmamıştı'' yazan tişörtlerle Fuar alanında dolaştı. Güvenlik görevlilerinin protesto tişörtleriyle gezenlere müdahale edeceği anonsunun ardından eylemciler fuardan çıkartıldı.




Açılış konuşmasını bölen eylemcilerin sesleri müzikle bastırılmaya çalışıldı. Konuşmayı yapan Erdal Bahçıvan, eylemcilere "Siz kimin adına konuşuyorsunuz" diye çıkışırken eylemciler seslerini yükseltmeye devam etti.
Güvenlik görevlileri tarafından çıkarılmadan önce de eylemciler, son anda havaya bildirilerini fırlattılar. Bildiride ise şunlar yer alıyordu: 



"Bu yıl sekizincisi düzenlenen kan, zulüm ve sömürü dolu İstanbul Deri Fuarını bir kez daha protesto ediyoruz! Sömürüyü, işkenceyi, katliamı ve ekolojik tahribatı meşrulaştırıp ticaretini yapan bu fuar, organizasyonundan ebediyen vazgeçilene dek haklı mücadelemiz sürecek.Dünyada her yıl 50 milyondan fazla hayvan kürkleri için katlediliyor. Bu hayvanların %85'i kürk çiftliklerinde içinde yaşanması mümkün olmayan kafeslerde, üst üste yığılarak, aç ve susuz bırakılarak yetiştiriliyor. Doğal yaşam alanlarında pusuya düşürülen hayvanlar hiç bilmedikleri bir ortamda insanla karşı karşıya gelmenin dehşetini yaşıyor. Firmalar kâr elde etsin, insanlar daha "güzel" görünsün diye tutsak edilen bu hayvanlar öldürülürken de korkunç acılara maruz bırakılıyor: Tel ile boğma, boyun kırma, vajina-anüsten elektrik verme, kaynatma, ormana kapan kurma, canlı canlı yüzme, kafaya çivili sopayla vurma...Bu kanlı sektör, doğa dostu olarak yutturduğu kürklerin ve derilerin işlenmesi sürecinde kullanılan kimyasallarla da doğada dönüşü olmayan bir tahribatın oluşturulmasının baş sorumlusudur. Kürk çiftliklerindeki milyonlarca hayvan artığının yeraltı sularına, nehirlere sızması; fabrikalarda endüstriyel işlemlere tabi tutulan kürk/derinin işlenmesi sırasında çıkan amonyağın atmosfere karışması kabul edilemez.Doğayı da hayvanı da insanı da aynı kirli tüketim ağında öğüten bu kanlı sektörün bir parçası olmayı reddediyor ama bunun yanında insan hayvan ayırt etmeden sömüren kapitalizmin zorunlu çalışma sistemi içerisinde sıkışmış işçilerinin; denetimsiz atölyelerde, kimyasal maddelerin olumsuz etkilerine maruz kalıp birçok meslek hastalığı ve kanser riskiyle karşı karşıya kalmasını da protesto ediyoruz. Haklarını aramak istediklerinde devlet ve sermayenin şiddetine maruz kalmaları bir yana bu sektör karşısında hayatları, bedenleri hiçbir anlam ifade etmiyor.İnsanın bütün canlılardan daha üstün olduğuna inanmamızın yarattığı tahribat her gün katlanarak büyüyor. Zulmü meşrulaştıran ahlâk anlayışı ile her türlü sömürü ve hak gaspı da çok kolay bir şekilde yaşamlarımızın her yerine siniyor, insanın hayvanlarla, doğayla ve diğer insanlarla kurduğu ilişkileri de bu kirli ahlâk şekillendiriyor.Bu kanlı sektör, bugün burada açıkladığımız nedenlerden dolayı tarihe karışmak zorundadır. Bu sektörün ne kadar önemli olduğunu, sağladığı istihdam ve ekonomik fayda üzerinden açıklayıp onun yarattığı zulmü ve çevresel yıkımı görmezden gelenler bilmelidirler ki ne bu zulümle kaplanmış fuar salonlarında ne her gün tonlarca kimyasalı hayatımıza boca eden fabrikalarında ne de vicdanlarında onlara rahat vermeyeceğiz.Tüm kafesler boşalana dek, bu kanlı sektörün tüm birimleri kapılarına kilit vurana dek mücadelemiz sürecektir! 


YAŞASIN HAYVAN ÖZGÜRLÜĞÜ!"

İnsanmerkezciliğe ve zulmü meşrulaştıran ahlâk anlayışına karşı yapılan protestoya Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Yeryüzüne Özgürlük Derneği, Yeryüzü ve Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri, Yeşil Öfke ve Ergene İnisiyatifi’nden aktivistler katıldı.
 
İstanbul Kürk ve Deri Fuarı 3 yıldır protesto ediliyor.  


http://www.youtube.com/watch?v=Uc5CWF9nJFY




Devamını Oku »

5 Kasım 2013 Salı

0 yorum
 
 
 
 
 
 
LEOPAR VE İNSAN'IN ACI KARŞILAŞMASI
 


Diyarbakır’ın Çınar İlçesi’ne bağlı Solmaz Köyü’nde bir çoban, arkadaşına saldırdığını iddia ettiği Anadolu Leoparı'nı tüfekle vurarak öldürdü.

Meşru müdafaa” diyen oldu, “nadide bir türdü” diyen oldu, “cinayet” diyen oldu.. Velhasıl kelam; leopar öldürüldü, otopsisi yapıldı, fotoğraflar çekildi, postu yüzüldü. İnsan görsün diye içi doldurulup sergilenecek.
                                                                         ***

Adım adım katledilen, talan ve işgal edilen doğa, birkaç gün önce patlayan bir tüfek sesine kadar mucizelerinden birini daha saklı tutuyordu.

Tehlikeli ve silahlı” türden uzakta, muhteşem bir canlı daha varoluşunu sürdürüyordu. "Arkamdan saldırdı, arkadaşım da vurdu” diyerek cinayeti aklayan çoban, şuan hala “bölgesinde” elinde silahıyla, sürüsüne karşı oluşabilecek “tehlikeleri” öldürmek için hazır bekliyor.


Oldukça saygısızca, avcıların verdiğine benzer pozlar verilerek yapılan otopsi sonucunda, öldürülen leoparın ayaklarında daha önceden de avlanmaya çalışıldığını gösteren mermi izleri olduğu ortaya çıktı.

Anlaşılan, insan yine insanlığını yaparak, leoparın türüne ve kürküne çoktan gözlerini dikmişti..

Görürseniz ona iyi bakın; o post ender rastlanan bir leoparı değil, insanın kalbindeki kara kutuları temsil ediyor..
Devamını Oku »

14 Ekim 2013 Pazartesi

0 yorum



Can Almadan Yakınlaşmak Mümkün!


14 Ekim 2013 günü Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri'nin çağrısıyla Kadıköy İskele Meydanı'nda bir araya gelen hayvan özgürlüğü aktivistleri, Kurban Bayramı sebebiyle bakliyat dağıtımı yaptı.

Kadıköy-Eminönü iskelesi önünde bir araya gelen hayvan özgürlüğü aktivistleri can almadan da paylaşım ve yakınlaşma yapılabileceğini gösterme amacıyla sembolik bakliyat yardımı yaptı. 

"Amacın yakınlaşma, yardımlaşma ve toplumsallaşma olduğu Kurban'da, bir hayvanı öldürmeden de ihtiyacı olan insanlarla yakınlaşmak mümkün. 600-700 TL civarı bir parayla, bir hayvanı öldürerek 10 kişiyi doyurmak yerine, bu parayla bakliyat alarak çok daha fazla insanın karnını doyurabilirsiniz. Bu yüzden Bağımsız Hayvan Özgrülüğü Aktivistleri olarak, can almadan da yakınlaşılabileceğini gösterme amacıyla sembolik bakliyat yardımı yapıyoruz." diyen aktivistler, keselere koydukları bakliyat ürünlerini halka dağıttı.





***



Devamını Oku »
 

Copyright © Bağımsız Hayvan Özgürlüğü Aktivistleri Design by Free CSS Templates | Blogger Theme by BTDesigner | Powered by Blogger